Pepsi, son zamanlarda Türkiye'deki reklam kampanyalarında neşemize neşe katacak ünlülerle çalışmaktaydı. Hatırlarsanız bunlardan post ismine katkıda bulunan Seda Sayan ve en son reklamlarından Azra Akın-Bülent Ersoy ikilisi (biliyorum garip oldu) ilk akla gelenlerden. Kimimiz sevdik bu reklamları, ezberledik sloganlarını, kimimiz de "Ah ah nerede içinde Beyoncé, Pink, Britney ve Enrique bulunan eski Pepsi reklamları?" dedik. Ama ne olursa olsun bu reklamları ilgiyle takip ettik.
Türkiye piyasasını bilemeyeceğim ama Pepsi kurumsal olarak, pazarlama alanında hep yenilikçi olmuştur. Aslında olmak zorundadır; çünkü ezeli rakibi Coca Cola, markasının verdiği güvenle yoluna hızla devam etmektedir. Elbetteki iki marka arasında kimyasal farklılık vardır (kör deneylerle ispatlanmıştır), ama Coca Cola müşterisi sağlam olduğu için, Pepsi, "Bu açığı nasıl kapatırım, daha sağlam bir marka nasıl yaratırım?" düşüncesiyle, her gün yeni bir fikir ortaya atmak durumundadır.
Son durumda görüldüğü üzere, Pepsi, ölümünün üstünden neredeyse 3 yıl geçen Pop'un Kralı'nı onurlandırmak adına resmini, kutularının üzerine basmış ve insanların özlemine yönelik bir pazarlama taktiği izlemiştir. Aslında bunun için satışları artırıcı orjinal bir fikir diyeceğim; ama Coca Cola'nın "Share a Coke" kampanyasından sonra, fikir orjinalliğini yitirdi. Fakat onurlandırma düşüncesi adına yaptıkları için ve belki de koleksiyon yapanlar için güzel bir hediye olmuş diyebiliriz. Ama dediğim gibi Coca Cola'nın bir adım gerisinde kalmış; çünkü koleksiyoncuların bile kalbini önce onlar çalmış. Geçen aylarda Coca Cola'nın 125. yıl şerefine çıkarttığı eski cam şişe koleksiyonlarından haberi olmayan var mı?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder